Ana Sayfa
Önceki Sayfa
Çay Bitkisi Üretim Şekilleri
Çay Bitkisi Üretim Şekilleri Çay bitkisi başlıca iki şekilde üretilir. Tohumla ( generatif ) ve çelikle ( vegatatif ). Ülkemizdeki çaylıkların tamamına yakını tohumla üretilmiştir. Çay bitkisinde çoğunlukla görülen yabancı döllenme nedeniyle geniş ölçüde bir melezleşme olmakta ve birçok melez tipler ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle üretimde tohum yerine çelik kullanılması daha uygun olmaktadır. Çelikle Üretim Çelikle üretim, klon olarak belirlenen ocaklardan alınan çeliklerden uygun köklü fidan yetiştirilmesi olarak tanımlanabilir. Çelikle üretilen çay fidanları damızlık olarak seçilen çay bitkisinin tüm özelliklerini gösterir. Bu nedenle çelikle üretim dünyada yaygın şekilde kullanılan üretim şeklidir. Çelikle üretimde damızlık olarak kullanılacak çay bitkisinin seçimi büyük önem taşır. Çelik için bitki seçiminde, üstün nitelikli, bol ürün veren, hastalık ve zararlılara dayanıklı, adaptasyonu iyi bitkiler damızlık olarak kullanılmalıdır. Klon olarak belirlenen çay bitkisinde; yapraklar sık ve toplama tablası yüksek, dallanma kabiliyeti fazla, körleşme az ve boğum araları uzunca olmalıdır. Klon olarak seçilen bitkilerin, en az 8 yaşını doldurmuş, normal şekilde budanmış ve budamadan sonra sayılan özellikleri göstermiş olmaları dikkate alınmalıdır. Seçilen iyi nitelikli çay ocakları Kasım- Aralık veya Mart aylarında budanır. Budamadan sonra sürecek sürgünlerden ürün toplanmaz. Bu sürgünler Temmuzun yarısı ile Ağustosun ilk haftasına kadar çelik alınacak bir gövdeye sahip olurlar. En ideal çelik zamanı bu dönmedir. Çay kalemi, sürgün gövdesi büküldüğü zaman yay gibi esneklik gösteren, gövde rengi orta kısımlarda açık kahve- sarı renk almış, yaprak araları en az 3 cm mesafeye erişmiş senelik sürgünlerdir. Çay çeliği, çay kalemlerinin uçtaki yeşil gövdeli otsu kısımla, alttaki fazla sertleşmiş, kalınlaşmış kısımlar atıldıktan sonra geride kalan dal parçasının bir yaprak bir boğum arası almak üzere kesilmesiyle elde edilen bölümleridir. Çay çeliğinden fidan üretimi, çelik yastıklarında ya da çelik tavalarında yapılabileceği gibi, son yıllarda geniş uygulama alanı bulan naylon torbalarda ve plastik tünelde de yapılabilir. Çelik Yastıklarda Üretim Çelik yastığı yapılacak yer, güneye bakmalı, yeterli güneş almalı, kuzey rüzgarlarına kapalı olmalı, fazla su tutmamalı, taban suyu seviyesi derin olmalıdır. Yastıkların eni 1m, boyu 1- 3 m ve topraktan yüksekliği 15 cm olmalıdır. Birden fazla yastık yapılacaksa, yastıkların arasında 40 cm genişlik bırakılmalıdır. Çelik yastığı için belirlenen yer, bel kürek ile en az 20 cm derinlikte işlenerek taş ve çakıllar temizlenmelidir. Daha sonra yastıkların üzerine 5 cm kalınlığında, içinde üç kısım, çürüntüsü bol siyah orman toprağı ve bir kısım dere kumu karışımı olan harçlı toprak serilir. Düzeltilir ve tahta tokmakla bastırılır. Çelikler yastıklara dikilmeden önce, yastıklar süzgeç kova ile ıslatılır. Ocaktan kalemler alınır. Keskin bıçakla çeliklere ayrılır. Çelikler, yaprak koltuğundaki gözün yarım santim üzerinden, yukarıya doğru meyilli bir şekilde kesilir. Kesilen yerin çok düzgün olmasına dikkat edilir. Bir daldan 3-8 adet çelik alınabilir. Çelikler bekletilmeden su dolu kovaya atılır. Eğer çelikler ayrı ocaklardan alınmışlar ise, bunların birbirlerine karışmamasına dikkat edilir. Her çeşit ayrı ayrı dikilmelidir. Çelikler çelik yastıklarına 10 x 10 cm aralıklarla dikilir. Çelikler, toprağa dik olarak dikilerek, yaprak hizasına kadar toprağa gömülür. Göz ve yaprak dışarıda bırakılır. Çelikler kesildiği gün dikilmelidir. Geç kalınması halinde tutma oranı düşer. Çeliklerin dikimi bitince gerekiyorsa sulama yapılır. Yeni çelik dikilmiş yastıkların üzerleri akşamları kapatılır, sabahları açılır. Güneş vurmaya başlayınca akşama kadar örtülü bırakılır. Akşam tekrar açılır, hafif sulanır ve örtülür. Bulutlu ve kapalı havalarda üzerleri açık bırakılır. BU bakım işlemi bir ay devam eder. Bu süre içinde bıçak yaraları kapanır, kökler teşekkül etmeye başlar. Bundan sonra yastık üzerleri örtülmez, sulama ve ot alma işlemine devam edilir. Baharda çelikler sürmeye başlar.Bu zamanda yapılacak işlem sulama ve ot almadır. Çeliklerin boyları 30- 70 cm olunca söküme hazırdır. Tarlaya dikim ise Kasım ve Aralık ya da ilkbaharda yapılabilir. Naylon Torbalarda Üretim Uygulamasının ve bakımının daha kolay olması ve dikim işlerinin kısa sürede gerçekleştirilebilmesi nedeniyle naylon torbada üretim tercih edilmelidir. Boyutları 15 x 20 cm olan alt ve yanlarında mercimek büyüklüğünde en az 5 adet deliğe sahip olan naylon torbalar kullanılır. Harçlı toprak torbalara konulmadan önce iyice karıştırılır, elekten geçirilir ve hafif ıslatılır. Naylon torbalar boşluk kalmayacak şekilde toprakla doldurulur. Her torbaya bir tane olmak üzere çay çeliği dikilir. Kasalara yerleştirilen naylon torbalardaki çay çeliğinin bakımı, çelik yastık ve tavalardaki üretim gibi yapılır. Plastik Tünelde Üretim Genişliği 1.5- 2.0 m , uzunluğu 3- 5 m olan ve tava adı verilen uygun bir yer ayrılır. Üzerine yaklaşık 80- 100 cm yükseklikte ahşap ya da demirden bir çatı yerleştirilir. Çatının üzeri beyaz kaput besi ile örtülür ve uçları toprağa gömülebilecek biçimde plastik ile üstü kaplanır. Klonlardan alınan ve bir yaprak ile bir boğum arasına sahip olan çelikler 15 x 20 cm boyutlarındaki delikli siyah plastik torbalara dikilir. Köklendirme ortamı olarak, toprak + perlit ( 1:1 ) karışımı kullanılır. Daha sonra torbalar plastik tünel içerisine düzgün şekilde yerleştirilir. Bolca sulandıktan sonra plastiğin uçları, tünele hava girmeyecek şekilde toprağa sıkıca gömülür. İki gün geçtikten sonra plastik örtünün bir ucu açılarak naylon torbalar ve torbaların altındaki toprak bol su ile ıslatıldıktan sonra sıkıca kapatılır. Bu şekilde nem ile doymuş ortamda çelikler bir ay süre ile kendi halinde gelişmeye bırakılır. Plastik tünel ayda bir ucundan açılarak bolca sulanır, ot alımı yapılır ve tekrar sıkıca kapatılır. Uygulama yaklaşık dört ay sürdürülür. Üretimine Mart ayında başlayan fidanlar, sonbaharda ya da izleyen ilkbaharda dikime hazır hale gelir. Bu yöntemle bir yılda köklü fidan elde edilebilmekte ve fidanların sulama, ot alma ve çapalama gibi bakım giderleri çok düşük bir düzeye indirilebilmektedir. Kaynak: ÇAYKUR
Ana Sayfa
Önceki Sayfa